Ayıplı Araç Davası (2. El) – Tüketici Hukuku

ayipli arac

Ayıplı araç satışı son dönemde oldukça artan bir uyuşmazlık olarak karşımıza çıkmaktadır.

Ayıplı mal, TKHK m. 8’de düzenlenmiştir.

TKHK m. 8:

“Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.

Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir.

Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir. Malın montajının tüketici tarafından yapılmasının öngörüldüğü hâllerde, montaj talimatındaki yanlışlık veya eksiklik nedeniyle montaj hatalı yapılmışsa, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olur.”

Kanundaki tanımda öne çıkan hususlar malın, objektif olarak sahip olması gereken özelliklere sahip olmaması ve sözleşmeye aykırılık unsurlarıdır.

ayipli arac nedir

ayıplı araç ihtarname

Ayıplı Araç Nedir?

2. el motorlu aracın ayıplı çıkması halinde alıcının, satıcıya karşı birtakım hakları bulunmakta ve bunları belirli koşullara bağlı olarak satıcıya yöneltebilmektedir.

2. el motorlu araç bakımından ayıp kavramına baktığımızda,

  • satıcının alıcıya bildirdiği niteliklerin satışa konu ikinci el motorlu araçta bulunmaması,
  • 2. el motorlu aracın kullanım amacına önem ve değerin veya alıcının 2. el motorlu araçtan umduğu yararları ortadan kaldıran veyahut önemli derecede azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik nitelikteki eksiklik, aksaklık veya bozuklukların varlığı,
  • ikinci el motorlu aracın tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan özelliklere uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması,
  • tanıtım ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer verilen özelliklerinden bir veya birkaçının eksik olması,
  • satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan,
  • muadili olan ikinci el motorlu araçların kullanım amacını karşılamayan,
  • tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik noksanlıkların varlığı veya ikinci el motorlu aracın sözleşmede kararlaştırılan süre içinde noterce satış işlemlerinin ve zilyetliğin devrinin yapılmaması hallinde ikinci el motorlu araçta ayıptan söz edilebilecektir.

İkinci el motorlu araçlarda günlük hayatta sık görülebilen ayıplara örnek olarak;

  • Aracın sigorta kayıtlarında görülmeyen veya görülen pert veya hasarlı olması,
  • Bazı parçaların değişmiş olması veya kaportasının boyalı olması,
  • Şasesinde doğrultma bulunması,
  • Sunroofun (açılır tavan) çalışmaması,
  • Kapı kilit sistemlerinin bozuk olması,
  • Sayacın kilometresi ile oynanmış olması,
  • Yağ akıtması,
  • Şanzımanın veya motorunun arızalı olması,
  • Klimasının bozuk olması,
  • Motorunun hararet yapması vb…

Ayıplı mala ilişkin genel yazımıza izleyen linkten erişebilirsiniz: https://alkanyildiz.av.tr/ayipli-mal-nedir/ 

İkinci El Motorlu Araçta Maddi Ayıp

Maddi ayıp, satılan malda gözle görülebilen veya kullanıldığında ortaya çıkan fiziksel, kimyasal, kullanım amacı ve yapısal özelliklerine ait eksiklikler ve bozukluklardır. Yargıtay’ın tanımına göre de maddi ayıp malda bulunan madden hata halleridir.

İkinci el motorlu araçlarda maddi ayıplardan günlük hayatta çok sık karşılaşılan örnekler ise;

  • Aracın kaportasının boyalı olması,
  • Aracın kapı kollarının kırık olması,
  • Aracın fren sisteminin tutmuyor olması,
  • Motorun araç seyir halindeyken durması,
  • Aracın yokuşlarda çalışmaması,
  • Aracın arıza göstergelerinin arıza halinde yanmaması ve göstergelerin tamamının sıfırlanması,
  • Aracın cam kenarlarından veya bagajından içeriye su olması,
  • Sözleşmede beyaz renkli olması kararlaştırılan ikinci el aracın yerine kırmızı renkli şeklinde bir aracın teslim edilmesi,
  • Kararlaştırılan koltuk sayısından daha az sayıda koltuğu bulunan bir aracın teslim edilmesi,
  • Aracın balans ayarının bozuk olması (aracın sağa veya sola çekmesi),
  • Aracın kaza sırasında hava yastığının açılmaması nedeniyle yaralanma veya ölümlere neden olması,
  • Aracın motor ve şanzımanının bozuk olması,
  • Aracının klimasının bozuk olması,
  • Aracının direksiyonunun titremesi vs…

İkinci El Motorlu Araçta Açık Ayıp

Satılan aracın teslim alındığı sırada ilk bakışta görülebilen veya basit bir muayene ve inceleme sonucu ortaya çıkabilen ayıplar açık ayıp olarak nitelendirilmektedir.

Bu kapsamda, satılan aracın koltuk sayısının eksik olması, aracın kaportasının çizik veya boyalı olması, model yılının vaat edilenden farklı olması açık ayıba örnek olarak gösterilebilir.

İkinci El Motorlu Araçta Gizli Ayıp

Satılan ikinci el aracın teslim sırasında yapılan basit muayene ve gözden geçirilmesi sırasında görülmeyen, kullanım sırasında ortaya çıkan veya uzmanları tarafından tespit edilebilecek olan ayıplar gizli ayıp olarak kabul edilmektedir.

Gizli ayıplara örnek olarak, ikinci el aracın kaportasındaki bazı yerdeki boya kalınlığının diğer yerlerdekinden daha fazla olması, aracın motorunun tamamen demonte edilerek bazı parçalarının değiştirilmesi, aracın fren sistemlerinde kullanım ile birlikte ortaya çıkan üretim hatasından kaynaklanan bozukluklar gizli ayıp olarak kabul edilmektedir.

İkinci El Motorlu Araçta Hukuki Ayıp

Satıcının sattığı ikinci el motorlu araçtan alıcının/tüketicinin yararlanmasına veya üzerinde tasarrufta bulunmasına engel olan, ikinci el motorlu aracın değerini veya ondan beklenen faydayı etkileyen ayıplardır.

Örneğin, ikinci el motorlu aracın trafik tescil kaydı üzerinde, çalıntı, rehin, haciz gibi kısıtlamalar konulmak sureti ile malın kullanımının hukuken sınırlandırılmış olmasıdır.

Bunun yanı sıra ikinci el motorlu aracın trafik tescil kaydı üzerinde haciz kaydının bulunması, ikinci el motorlu araca başka aracın şase numarasının monte edilmesi, aracın hırsızlık malı olması gibi durumlar hukuki ayıp olarak karşımıza çıkmaktadır.

İkinci El Motorlu Araçta Ekonomik Ayıp

Ekonomik ayıp, satılan malın ekonomik özelliklerinde meydana gelen eksilme veya bozulmadır.

Mal kullanılabilir olsa da malın ekonomik anlamda ayıplı olması halinde, alıcının, satın aldığı maldan beklediği fayda ve kullanım olanakları azalmakta ve ekonomik olarak malın değeri düşmektedir.

İkinci el motorlu aracın reklam veya kullanım kılavuzunda ifade edilenden daha fazla yakıt tüketmesi, motorunun belirtilen güçte olmaması, kilometresinin düşürülmüş olması gibi hususlar ekonomik ayıp olarak değerlendirilebilir.

ayipli arac davasi ne kadar surer

ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesi

Ayıplı Araç Satışı

Bir hakkın kesin surette bir başkasına devrini öngören sözleşmeler, mülkiyetin geçirilmesi borcunu içeren sözleşmelerdir.

Motorlu araçların mülkiyetinin devrini öngören satış sözleşmesi uygulamada en fazla rastlanılan sözleşme türüdür.

Satış sözleşmesi, TBK m. 207/1 maddesinde tarafların hak ve borçları ile sözleşmenin unsurlarını içine alacak şekilde tanımlanmıştır.

Söz konusu düzenlemeye göre, satış sözleşmesi, satıcının satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcu üstlendiği bir sözleşmedir.

İşte, ilgili satış sözleşmesine konu olan aracın açılandığı üzere ayıplı olabilmesi mümkündür.

Ayıplı Araç Dava Dilekçesi

… MAHKEMESİNE

(Tarih)

Davacı :

Adres :

Vekili : Av. Ömer Can Alkan (Ankara Barosu- 44323)

İletişim Bilgileri : 

Davalı :  

Adres :  

Konu : Ayıplı aracın onarımı nedeniyle meydana gelen zararların tahsiline ilişkin davamızdır.

Açıklamalarımız :

  1. Davacı müvekkil … ve uyuşmazlığa konu arabanın satıcısı davalı … arasında … tarihinde, Kadıköy … Noterliğinde, … yevmiye numarasıyla, araç satış sözleşmesi kurulmuştur. (EK-1)
  2. İlgili sözleşmeye konu olan araç, noterde sözleşmenin kurulmasından yarım saat geçmeden ciddi bir arıza yaşamış olup sözleşmeye konu aracın motoru hararet yapmıştır.
  3. Ayıbın giderilmesi için aynı gün, davalı … ile hem WhatsApp üzerinden yazılı hem de … numaralı iletişim hattıyla sözlü olarak iletişime geçilmiştir. (EK-2)
  4. TBK ve TKHK’ye uygun olarak, davacı müvekkil ayıba karşı bildirim yükümlülüğünü yerine getirmiş olup söz konusu ayıbının giderilmesini talep etmiştir. Ancak, davalı ile hem bildirimden sonra hem de TKHK m.73/A gereği zorunlu arabuluculuk aşamasında ayıbın giderilmesine yönelik anlaşma sağlanamamıştır. (EK-3) Bu sebeple işbu davanın açılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır.
  5. TBK m. 219, “Satıcı alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumlu olur.” hükmünü haizdir.
  6. İlgili madde uyarınca, ilk olarak satım konusu malda satıcının vaat ettiği niteliklerin eksikliği, ikinci olarak da satım konusu malda bulunması gereken lüzumlu niteliklerin yokluğu karşımıza ayıp olarak çıkmaktadır.
  7. TBK’da olduğu gibi TKHK m.8/1’ de “Ayıplı mal, tüketiciye teslim anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır” tanımına yer verilmiştir. Kanun maddesinde geçen “satıcı tarafından bildirilen” tabirinden de anlaşılacağı üzere satıcının belirttiği her türlü niteliklerin satım konusu malda bulunmaması ayıp teşkil etmektedir.
  8. “Tanıtıcı broşürlerde ve katalogda aracın yakıt tüketiminin yanlış verilmesi halinde zikredilen vasıflarda ayıp olduğuna karar verilmiştir.” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2003/13-622 E., 2003/622 K. ve 05.11.2003 T. sayıılı kararı)
  9. Başka bir deyişle, satıcı tarafından bildirilen niteliklerin satılan malda bulunmaması durumunda satıcı sorumlu olacaktır. Satıcının vaat ettiği nitelikler söz konusu malda bulunmazsa, sözleşme geçerli olsa da mal ayıplıdır.
  10. Davalı, uyuşmazlığa konu aracı, “…” başlığı ile satışa sunmuştur. Satış ilanında da aracın motorunun sıfır olduğuna ilişkin bilgi vererek vaatte bulunmuştur. (EK-4)
  11. Ancak, noterde satış işleminin gerçekleşmesinden yarım saat sonra aracının motorunun hararet yapması, satıcının vaat ettiğinin aksine motorunun sıfır olmadığını göstermektedir. Bununla birlikte, aracın motoruyla ilgili yapılan incelemelerde de araç motorunun sıfır olmadığı ortaya çıkmıştır.
  12. TKHK m. 10’a göre de “Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir.” Başka bir deyişle, ayıp karinesi gereği, teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkan ayıplarda, ayıbın malın teslim tarihinde olduğu kabul edilmektedir ve malın ayıplı olmadığını ispatlama satıcıya aittir.
  13. Somut uyuşmazlıkla benzer şekilde;
    • Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, 3. Hukuk Dairesi, 2019/926 E., 2020/659 K. ve 04.06.2020 T. sayılı kararında, aracın satın alınmasından çok kısa bir süre sonra ortaya çıkan motor arızalarını gizli ayıp olarak değerlendirmiştir ve ayıplı aracın onarımı için masrafı davalıya yükletmiştir.
    • Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, 2015/20944 E., 2016/15777 K. ve 30.06.2016 T. sayılı kararında ikinci el araç satışlarında aracın ayıplarında tamir masrafına kadar satıcının sorumlu olduğu tespitinde bulunmuştur.
    • Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, 2014/3139 E., 2014/29350 K. ve 29.9.2014 T. sayılı kararında satım sözleşmesine konu malın ayıplı olması halinde tüketicinin onarım isteme hakkının mevcut olduğu tespitinde bulunmuştur.
  14. Sözleşmeye konu ayıplı araca ilişkin, müvekkilin yapmış olduğu masraf kalemleri 80.000 TL’dir. Tüm onarım masrafları delil dilekçemizde mahkemenize sunulacaktır.

Deliller : Sözleşmeye konu aracın arızası sonrasında İstanbul’dan Ankara’ya taşınmasına ilişkin faturalar, sözleşmeye konu aracın arızası sonrası yapılan onarım masraflarına ilişkin faturalar, … tarihli araç satış sözleşmesi, ayıp bildiriminin davalıya yapıldığına ilişkin belgeler, satış ilanı ve satıcının aracın motorunun sıfır olduğuna ilişkin vaatlerini içerir belgeler, tanık, bilirkişi incelemesi, yemin, her türlü delil.

Hukuki sebepler : 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun m. 8 (ayıplı mal), m.9 (ayıplı maldan sorumluluk), m.10 (ispat yükü), m.11 (tüketicini seçimlik hakları); 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 219 (ayıptan sorumluluk) ve ilgili mevzuat.

Sonuç ve talep : Yukarıda açıklanan ve re’sen dikkate alınacak olan sebeplerle; 1) Davanın kabulüne, 2) 80.000 TL değerindeki onarım bedeline ilişkin talebimizin kabulüne, 3) Taleplerimize dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 4) Yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep ederim.

Saygılarımla,

Davacı vekili

Av. Ömer Can Alkan

Ayıplı Araç Bilirkişi Raporu

Aşağıda yer alan bilirkişi raporu, somut bir uyuşmazlıkta yer almakta olup, okuyucuya fikir vermeyi amaçlamaktadır.

ayipli arac bilirkisi raporu

satın alınan aracın ayıplı çıkması

  • “Değerlendirme bölümünde yapılan irdeleme sonucu dava konusu aracın davacıya satılmadan öncesinde de ayıplı olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulmuş olan iş emri dokümanında yer alan tamirat parça ve işçiliklerinin dava hususu arızalanma ile ilgi olduğu faturada mevcut  değerlerin tamirat tarihindeki piyasa koşullarına uygun ve makul değerler oldukları, 80.000,00.TL onarım bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili isteminin dosya kapsamına uygun olduğu değerlendirilebileceği (hukuki takdir ve değerlendirme mahkemenize ait olduğu) heyetimizin kanaatidir. Nihai değerlendirme ve takdir Sayın Mahkemeye ait üzere tarafımıza tevdi edilmiş görevlendirme çerçevesinde hazırlanmış işbu bilirkişi heyet raporunu saygılarımızla arz ederiz.”

Ayıplı araç satışı, çoğu kez Tüketici Hukukuna ilişkin bir uyuşmazlık olup, hak kaybı yaşamamınız adına mutlaka uzman bir Ankara Avukat‘ın görüşünün alınması önemlidir.

İletişim için: Adres – Telefon 

Ayıplı Araç Yargıtay Kararları

  • Araçtan frenleme sırasında ses geldiği, bu durumun aracın fren sisteminde sorunlar olduğunun belirtisi olduğu, araç hareket halinde iken direksiyonda aşırı titreşim olduğu, sol ön tekerlek lastiğinin iç ve dış yanaklarında aşınmalar olduğu, yakıt tüketiminin katolog değerlerinin üzerinde olduğu, yol bilgisayarının arızalı olduğu, araçtaki sorunların aracın yakıt ekonomisini, sürüş konforunu, sürüş güvenliğini olumsuz yönde etkileyen sorunlar olması sebebiyle aracın bu şekilde kullanılamayacağı, söz konusu ayıpların gizli ayıp niteliğinde olduğu, üretim hatasından kaynaklandığı ve tüketicinin araçtan beklediği makul faydayı azalttığı bildirilmiştir.

“Davacı eldeki dava ile, satın aldığı araçta üretim hatası olması nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini istemiş, davalı ise araçta ayıp olmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ‘… Aracın davacıya teslim edildiği 27/09/2012 tarihine göre iki yıllık zaman aşımı süresi 27/09/2014 tarihinde dolmuş, eldeki dava ise bu tarihten sonra 14/07/2015 tarihinde açılmıştır.

Davaya konu araçtaki ayıbın satıcı davalının ağır kusuru veya hilesi ile davacıdan gizlendiği de ispatlanamadığı’ gerekçesiyle zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmiştir. 27/09/2012 tarihinde satın alınan aracın dosya arasında bulunan servis kayıtlarına göre; 15/10/2012 tarihinde hiç çalışmıyor şikayeti ile, 02/09/2013 tarihinde sağa çektiği, titreme olduğu şikayeti ile, 24/09/2014 tarihinde lastik yeme probleminin bulunduğu şikayeti ile, 02/02/2015 tarihinde yol bilgisayar ekranının çalışmadığı ve frene basınca ses geldiği şikayeti ile, 26/03/2015 tarihinde ön soldan ses geldiği şikayeti ile, 8/4/2015 tarihinde frene basınca ses geldiği şikayeti ile, 25/5/2015 tarihinde frene basınca sürtme sesi geldiği şikayeti ile yetkili servise götürüldüğü anlaşılmaktadır.

Hükme esas alınan bilirkişi raporunda;araçtan frenleme sırasında ses geldiği, bu durumun aracın fren sisteminde sorunlar olduğunun belirtisi olduğu, araç hareket halinde iken direksiyonda aşırı titreşim olduğu, sol ön tekerlek lastiğinin iç ve dış yanaklarında aşınmalar olduğu, yakıt tüketiminin katolog değerlerinin üzerinde olduğu, yol bilgisayarının arızalı olduğu, araçtaki sorunların aracın yakıt ekonomisini, sürüş konforunu, sürüş güvenliğini olumsuz yönde etkileyen sorunlar olması sebebiyle aracın bu şekilde kullanılamayacağı, söz konusu ayıpların gizli ayıp niteliğinde olduğu, üretim hatasından kaynaklandığı ve tüketicinin araçtan beklediği makul faydayı azalttığı bildirilmiştir.

Davacı tarafından ayıp ihbarının dava zamanaşımı süresi içinde yapıldığı, bilirkişi raporuna göre de söz konusu ayıpların gizli ayıp olduğunun sabit olduğu ve keşif anında yapılan kontrolde devam ettiği anlaşıldığına göre davanın süresi içerisinde açıldığının kabulü gerekir. O halde, mahkemece, davanın esasına girilerek taraf delillerinin değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” Yargıtay Kararı – 13. HD., E. 2016/21603 K. 2019/1840 T. 14.2.2019

  • Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, 3. Hukuk Dairesi, 2019/926 E., 2020/659 K. ve 04.06.2020 T. sayılı kararında, aracın satın alınmasından çok kısa bir süre sonra ortaya çıkan motor arızalarını gizli ayıp olarak değerlendirmiştir ve ayıplı aracın onarımı için masrafı davalıya yükletmiştir.

““…Aracın satın alınmasından çok kısa bir süre sonra ortaya çıkan motor arızasının kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu tespit edildiğine göre, davacı ayıplı aracın onarımı için ödediği bedeli davalı satıcıdan isteyebilir…”

  • Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, 2015/20944 E., 2016/15777 K. ve 30.06.2016 T. sayılı kararında ikinci el araç satışlarında aracın ayıplarında tamir masrafına kadar satıcının sorumlu olduğu tespitinde bulunmuştur.

“…Davacı, davalılardan …e ait olan 2000 … aracı, galerici davalı …’un sahibinden.com sitesinde yayımlanan satılık ilanında “aracın tüm bakımları yapılmıştır” açıklamasına ve davalı ekspertiz uzmanı ve şirket sahibi..n verdiği ekspertiz raporuna itimat ederek 15.09.2013 tarihinde araç alım-satım sözleşmesi ile galerici davalı … ve davalı … vekilinden satın aldığını, sonrasında 17.09.2013 tarihinde noterde davalı …’den devraldığını, ne var ki dört gün sonra 21.09.2013 tarihinde seyir halinde iken aracın motor arızasından dolayı yol ortasında kaldığını ve bir daha çalışmadığını, alınan aracın gizli ayıplı ve verilen hizmetin ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıplı malın ücreti (davacının araç bedeli iadesi ve satış masrafı talebi) 27.518,91 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini istemiştir…

Tüm dosya kapsamına göre, dava konusu aracın motor arızası nedeniyle davacı tarafından arızanın ortaya çıktığı ve davanın açıldığı tarih itibarıyla kullanılmasının mümkün olmadığı ve aracın motor aksamının bilirkişi incelemesine esas olmak üzere davacı tarafından yapılan masraf üzerine yetkili servis tarafından açtırıldığı belge ile sabittir.

Hal böyle olunca davacı tarafından yapılan ve belgesi sunulan bu masrafın da (1.917,50 TL) davacıya iadesi ile aracın dava tarihi itibarıyla kullanılamaz durumda olduğu nazara alınarak araç bedelinin iadesinde dava tarihinden itibaren faize karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir….”

Ayıplı Araçtan Kaynaklanan Uyuşmazlıklara İlişkin Sık Sorulan Sorular

  • Ayıplı 2 El Araç İadesi Süresi Nedir?

Satın alınan malın ayıplı çıkması durumunda tüketiciye tanınan dört tane seçimlik hak mevcut olup bu haklar; satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satış bedelinden indirim isteme, satılanın ücretsiz onarımını isteme ve ayıpsız misli ile değiştirilmesidir.

6502 sayılı TKHK. m. 11 f.1 ‘de tüketiciye sunulan söz konusu bu seçimlik haklar düzenlenmiştir, TBK. m. 227’de de TKHK. ’ye paralel bir düzenlemeye yer verilmiştir.

Somut uyuşmazlığın kaynaklanma sebebine göre iade talep etme ve süre hususu değişkenlik göstermektedir. 

Kanunlarda ya da taraflar arasında daha uzun bir süre belirlenmemişse, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde ayıptan doğan hakkın kullanılması gerekmektedir.

Ayıp ağır kusur veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresi uygulanmamaktadır.

  • Ayıplı Araç Davası Ne Kadar Sürer?

Ayıplı araçtan kaynaklanan uyuşmazlık genel mahkemelerin mi yoksa tüketici mahkemesinin mi görevli olup olmadığına göre dava süresi değişkenlik göstermektedir.

Tüketici uyuşmazlıkları bakımından, tüketici hakem heyetine başvuru ve zorunlu arabuluculuk aşamaları bulunmaktadır.

Bu sebeple, tüketici mahkemesi nezdinde davanın görülmesinde bilirkişi raporuna da başvurulacağından ayıplı araç davasının sonuçlanması, mahkemelerin yoğunluğuna göre 1-1.5 yılı bulabilmektedir.

  • Ayıplı Araç İhtarname Çekilebilir Mi?

Tüketicinin, ayıba ilişkin durumu satıcıya bildirmesi ve ayıbın giderilmesini talep etmesi aksi halde hukuki yolları işleteceğini bildirmesi mümkündür.

5/5 - (1 oy kullanıldı.)

Benzer Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir